Başkan Gürkan Girişimci Kadınlarla Buluştu

Özel bir programda girişimci kadınlarla bir araya gelen MÜSİAD Elazığ Şube Başkanı Tekin Gürkan, tecrübelerini kadınlarla paylaştı. 

MÜSİAD’ın kadınlara ayrı bir önem ve değer verdiğini aktaran Başkan Gürkan programda yaptığı konuşmada şu  ifadelere yer verdi; “Bu güzel ve özel programda sizlerle bir arada olmaktan büyük memnuniyet duyduğumu ifade ediyor, toplantımızın Elazığ’a, kadınlarımıza ve sektörlerimize hayırlı olmasını diliyorum. Her yatırımcının ve her girişimcinin yanında yer alan MÜSİAD olarak bizler bugün burada Kadın Girişimcilerimizle uzun uzadıya sohbet edeceğiz, onların hedeflerine ulaşmalarına katkı sunmaya çalışacağız. 12.500'ü aşan üyesiyle 60.000’e yakın işletmeyi temsil eden ve Türkiye’nin en büyük sermaye platformu olan MÜSİAD’ın bünyesinde 2018 yılında kurulan MÜSİAD Kadın birimi bugüne kadar çok başarılı işlere imza attı. Kadının bulunduğu her alanda farkındalık oluşturmayı gaye edinen MÜSİAD Kadın, bugün yurt içinde 47, yurt dışında 22 noktada 300’den fazla üyesiyle Türkiye’nin en fazla iş kadınını barındıran iş dünyası örgütlenmesidir.

Biz de yerelde kadınlarımızın iş dünyasında daha aktif olabilmesi için onlarla birlikte yol yürümek istiyoruz. Ben buradan baktığımda her bir kadınımızı birer yatırımcı-girişimci olarak görüyorum. Onlardan aldığımız pozitif enerji, gözlerindeki girişimcilik isteği MÜSİAD olarak bizleri ziyadesiyle mutlu ediyor. 

 Üreten kadınlar her alanda varlar ve koşullar ne olursa olsun üretmeye de devam ediyorlar. İşte bu yüzden kadınlarımız gelişmekte olan girişimcilik ekosisteminin bel kemiğini oluşturarak ekonomik dönüşümün önemli bir parçası haline gelmiş durumdalar. Kadınlarımızın sağladıkları istihdam ve sektörlerindeki varlıkları herkese cesaret veriyor. Elbette tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de kadınların yaşadığı türlü zorluklar, açmakta zorlandığı kapılar, kıramadığı cam tavanlar maalesef var. Kadınlar, onları tek tipleştiren, tasarladıkları modele uydurmaya çalışan, uymayanları oyun dışı bırakan bir mahalle baskısına maruz kalıyor. İşte bunu kıracak kadınlarımız bugün burada bizimle birlikteler. Sizlerden bilhassa rica ediyorum, eğer yürüdüğünüz yolun henüz en başında adım atmaya çalışan bir kadın görürseniz, dönüp elinden tutun. Bilgi ve deneyiminizi lütfen paylaşın. Çünkü bu zincirler ancak bu şekilde kırılır, bu kapılar ancak bu şekilde açılır. Bugün, kooperatifleşme ve girişimcilik üzerine fikir alışverişinde bulunmak üzere bir araya geldik. Biz biliyoruz ki girişimci olmanın temelinde doğru fırsatları hızlıca görmek ve değerlendirmek yatıyor. Dünya geneline baktığımızda fırsatları gören ve doğru değerlendiren çok sayıda ülke, bahsettiğimiz kooperatifleşmeyi çok ileri seviyelere taşımış durumda. Uluslararası Kooperatifler Birliği’ne göre kooperatifler dünyada yaklaşık 272 milyon kişiyi istihdam ediyor. 25 ülkenin en büyük 300 kooperatifinin yıllık cirosu ise 2.5 trilyon dolar. Kanada’da her üç kişiden biri bir kooperatife üye. Fransa’da kooperatifler 700 bin kişilik istihdam sağlıyor. Japonya’da çiftçilerin yüzde 91’i kooperatiflerde örgütlü. Kuveyt’teki perakende ticaretin yüzde 80’i tüketim kooperatiflerinden oluşuyor. Bolivya’da ulusal birikimlerin 4'te biri kooperatifler tarafından yönetiliyor. Dünya ekonomisinde kooperatiflerin ağırlığı artarken Türkiye’de ve yerelde Elazığ'da da kooperatifler artık ölçeklerini büyüterek, markalaşma yolunda adım atıyor. Bu gelişmenin en önemli nedeni ise son yıllarda devletin kooperatifleşmeyi özendirici desteği. Bakanlıklar adeta kümelenerek kooperatifleşmeyi teşvik edici önlemleri hızla alıyor. Bakanlıkların destekleriyle Türkiye genelinde kooperatifler kanalıyla kullandırılan kredi tutarı 70 milyar liraya yükselirken, desteklenen esnaf sayısı ise 1 milyonun üzerine çıktı. Devletin kooperatiflere verdiği destek ile eğitimden sağlığa, konuttan sigortacılığa, ulaşımdan tarımsal kalkınmaya, enerjiden kadın girişimciliğe kadar 40’a yakın sektörde 50 bin kooperatif faaliyet gösteriyor. Öte yandan uluslararası markalaşma potansiyeli olan firmaların küresel pazarlarda kendi markalarıyla bir oyuncu olabilmelerini sağlamak amacıyla Ticaret Bakanlığınca önemli adımlar atılıyor. Unutulmamalıdır ki sürdürülebilir kalkınma kadınların ekonomik ve sosyal olarak güçlenmesiyle mümkün olacaktır. Ekonomik ve sosyal güçlenmenin birbirini tetikleyen unsurlar olduğu unutulmamalıdır. Sürdürülebilir kalkınma, kadınların ekonomik ve sosyal olarak kalkınmasıyla mümkün olacaktır. Kadınların ekonomik olarak güçlenmesi sadece para kazanmakla kalmamalıdır. Kadınlar, gelecek nesillerin yetişmesi ve ailenin idame ettirilmesinde en önemli unsurdur. Kadınların güçlenmesi ve donanımlı olması hiç şüphesiz toplumu şekillendiren en önemli unsurlardan bir diğeridir. Kadınların sadece çalışan değil girişimci olarak da karşımıza çıkmasını arzu ediyoruz. Hayallerinin peşinden gitmek isteyen kadınlarımıza girişimciliğe giden yolda başarılar diliyor, arzu ettikleri her zaman MÜSİAD olarak yanlarında olduğumuzu bilmelerini istiyorum. Bu duygularla; Elazığ’daki kadınların üretim, ticaret ve ihracatta daha fazla yer almaları noktasında son derece faydalı bir adım olacağına inandığım bu programın kadın iş insanlarımıza, iş dünyamıza ve şehrimize hayırlı olmasını diliyorum.”